10 Ocak 2013 Perşembe

Zencefilli portakal-mandalina-nar suyu


Zencefilli portakal-mandalina-nar suyu


Şimdi, mutfağımızdaki bütün malzemeler taze ve hazır elimizin altındayken onlardan faydalanmak hem çok kolay hem de bu mevsimde vücudumuzun ihtiyacı olan vitaminlerle dolu oldukları için gerçekten çok faydalı.

Portakal’dan fışkıran sağlık!
Portakal sindirime yardımcı olmasının yanı sıra iştah açıcı ve kan temizleyici özelliğine sahip. Öksürüğe karşı da oldukça etkili. Sadece suyunu içmeyip meyveyi bütün olarak tükettiğimizde kabuğun iç kısmında yer alan beyaz yumuşak dokunun içerdiği pektin sayesinde yağların emilmesi bloke oluyor ve kolesterolu düşüyor! Mandalina, portakal ve limon gibi bütün turunçgilleri düzenli tükettiğimizde bu meyvelerin suyu midemizdeki bir enzimin (GSHS-tranferaz) etkisini destekleyip, kanserojen maddelerin zararlı etkisini azaltıyor.
Ayrıca, annelerle paylaşmak isterim; çocukların yemesi kolay olduğu için daha çok tercih ettikleri mandalina hemen hemen portakalla aynı etkilere sahip!


Nar; mucize meyve!

İncil’de Mozes’in kitabında ve daha pek çok mitolojik hikayede nara rastlanabiliriz. Bugünlerde de her yerde bu meyvenin faydasını anlatan yazılar çıkıyor. Tam da mevsimindeyken tüketmemekle büyük hata yaparız. Youtube da nasıl açtığına dair değişik videolar va, bence izlemelisiniz.
Antioksidan içeriği portakal, yeşil çay, kırmızı şarap ve yabanmersinine göre üç kat daha yüksek olan narın aterosklerozun (yani damar sertleşme) tedavisinde gösterdiği yararların keşfedilmesi onun ilk olarak 2000 yılında bilim adamlarının araştırmalarına önemli bir hedef olmuş.
En çok antioksidan içeren meyveler listesinde 5. sırada (aklınızda olsun birinci sırada goji duruyor) olduğunu da söylemek isterim.
Düzenli tüketirsek kötü kolesterolü (LDL) düşürebiliriz, iyi kolesterolü (HDL) de yükseltebiliriz.

Düşünün ki, damarlarda toplanan plakların büyüklüğünü bile azaltabiliyor. Yapılan bir araştırmaya göre bir sene içerisinde günde 50 ml konsantre nar suyu alındığında boyun damarındaki daralma %35 oranında azaldığını görmüşler.
Narda bulunan ellag asidin sayesinde prostat, meme, cilt ve akciğer kanserinde olumlu etkisini görülüyor, kanser hücrelerin çoğalmasını hem durduruyor, hem yok ediyor, hem de oluşmuş kötü hücreleri bloke ediyor.

Östrojene benzeyen bir madde içerdiği için menopoz belirtilerini ve sıkıntılarını azaltıyor, depresyona ve kemik erimesine karşı da etkili olduğu söyletiler arasında olan nar, iltihap önleyici özelliğinin yanında mantarlara, virüslere ve bakterilere karşı da etkisini göstermiş. Mesela bağırsak mantarı, candida çoğalmasını engelliyormuş.

Ben narın faydalarından sadece bir kaç tanesini yazdım, çünkü saymakla bitecek gibi değil! Sırf bunun için Nar blogu açmak lazım:) Fakat kesinlikle araştırmaya değer.

Son olarak şunu söyleyelim; sadece nar için değil, bütün meyveleri lütfen olabildiğince mevsiminde ve taze tüketelim, çünkü nar başta olmak üzere, çoğunun pişirmesi kesinlikle önerilmiyor. Mesela narı yoğurda, müsliye karıştırabilirsiniz. Ayrıca kulağa inanılmaz geliyor ama nardan sirke, şarap üretiliyor, hatta dondurma bile yapılıyor.
Noel hediyem olan meyve sıkacağından faydalanarak bugünlerde bol bol nar suyu tüketirken Türkiye’de bol bol bulunan bu sihirli meyveyi ve faydalarını sizlerle de paylaşmak istedim.

Son bir öneri: Bir tane portakal, bir mandalina ve bir narı sıkalım, içine de taze zencefil dilimi koyalım. Ben zencefil tadını çok sevdiğim için yoğunlaşmasını sağlamak adına biraz eziyorum, tadı daha belirgin oluyor.
Afiyet olsun, sağlık olsun size!



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder