30 Nisan 2013 Salı

Tropik esinti

Bu tarif o kadar kolay ki, içtiğinize kat kat değecek. Vitaminler, mineraller ve enzimlerle zengin meyve suları doğanın verdiği en lezzetli serinletici içecekler. Hem enerji veriyorlar hem de günlük şeker ihtiyacınızı doğal bir şekilde karşılıyorlar.
Malzemeler:
1 tane temizlenmiş ananas
1 tane papaya
1 çay bardağı hindistancevizi rendesi
1 su bardağı su

Öncelikle ananas ve papayanın suyunu çıkartalım. Çıkarılmış meyve suyuna hindistancevizi ve suyu ekleyip blenderden geçirelim, yaklaşık 3 dakika boyunca. Tüketmeden önce de süzelim.
Bu içki kendinizi tropikal bir adada hayal etmekte yardımcı olacak :)

19 Nisan 2013 Cuma

Portakallı Pancarlı Meyve Suyu


Güne güçlü ve sağlıklı başlamak için:

1 adet greyfurt
3-4 adet portakal
1 adet limon
1 adet yeşil elma
4-5 adet küçük pancar
1 kerevizin sap yaprakları
6-7 yaprak yeşil salata
Küçük bir parça zencefil


Önce portakal, limon ve greyfurtların suyunu sıkalım, sonra  katı meyve sıkacağı kullanarak elmanın ve pancarın suyunu çıkartalım.  Çıkardığımız meyve ve sebze sularını karıştıralım ve yarısını blendere aktaralım. Son olarak da yeşillikleri ve zencefili karışımına ekleyelim ve yeşillikler iyice küçülene kadar blenderden geçirelim.
Pancarın içerdiği  antioksidanlar sayesinde bu içecek kanser hücrelerin yayılmasını engelliyor, karaciğerin çalışmasına destek veriyor ayrıca bol bol vitamin ve mineral içeriyor. Tadı da o kadar yabancı değil; portakal ve elma ile gerçekten hem çok tanıdık, hem de lezzetli! Unutmadan, bu karşımı sabah içtiğinizde bedeniniz için doğru bir seçim yapmanın huzuruyla güne başlayacağınızı da hatırlatmak isterim:)

18 Nisan 2013 Perşembe

Yeşil Elma ve Kivinin Aşkı!


Sabah uyandığımda kendim için bir sebze meyve suyu hazırlamak istedim, ama bugün Çarşamba  ve buzdolabımızda çok fazla şey kalmadı, pazara da ancak öğlen gidebilirim. Baktım dolapta neler kalmış: kivi, papaya, avokado, elma, azıcık maydanoz ve son nane yaprakları. Hepsi yeşil! Bunlardan harika bir içecek çıkacak diye düşündüm ve işe koyuldum. İlk yudumu aldığımda tadına inanamadım! Gerçekten meyveler ve yeşillikler birbirlerine çok yakıştılar.


Suyunu sıkmak için:

3 adet yeşil elma

1 adet golden elma yani sarı elma

1 adet kivi

½ papaya

1 adet misket limon

200 ml su


Blenderden geçirmek için:

1 büyük avuç maydanoz

10-12 yaprak nane

1 adet kivi

½ papaya

½ avokado



Öncelikle yukarıdaki meyvelerin suyunu katı meyve sıkacağı ile sıkalım. Sonra suyundan yarısı kadar blendere dökelim ve kalan malzemeleri içine atıp homojen hale gelene kadar blenderi çalıştıralım. Kalan meyve suyunu da ekleyip iyice karıştıralım. Şimdi için ve yeşillik aşkının tadına bakın!

15 Nisan 2013 Pazartesi

Pesto soslu kabak makarnası


Geçen hafta sevgili Hamile Pilatesi hocam Jale’den çok güzel bir hediye aldım. Bunun bir versiyonunu Budapeşte’de gördüğümde çok hoşuma gitmişti. Bu makinayla yaptığımız sebze ‘makarnalarının ’ görüntüsü o kadar güzel ve o kadar  etkileyici ki, düşünün bizi ziyarete gelen ve beslenme biçimi tam anlamıyla fast food olan bir arkadaşımıza bile pesto soslu kabak makarnasını yedirmeye başardık. Elvan’a da ikram ettim ve kendisinden haftaya yine sipariş aldım. “Bu defa daha yavaş yiyeceğim ki, ağzımda uzun uzun kalsın” dedi! Düşünün artık lezzetiniJ

Malzemeler: (3-4 kişi için)
2-3 adet kabak
2-3 adet domates
2-3 adet salatalık

Sosu için:
bir çay bardağı çam fıstığı
bir çay bardağı kabak çekirdeği (kabuksuz)
5 yemek kaşığı limon suyu
3-4 diş sarımsak
1 avuç fesleğen
varsa 2 yemek kaşığı kabak çekirdeği yağı ( bence olmalı, zira denediğinizde ne demek istediğimi kesinlikle anlarsınızJ )

Önce kabakları yeni hediyemle spagetti haline getirdim. İnanın bu makineyi kullanmak gerçekten çok zevkli.:) O kadar ilginç ki, isterseniz 1 metre uzunlukta makarna elde edebilirsiniz:) Domatesleri ve salatalıkları küp küp doğradım, kabakla karıştırdım.
Sosu hazırlanırken de bütün malzemeleri blendere koydum ve homojen hale gelene kadar  çırptım. Hazır olunca sebze karışımla iyice karıştırdım. Tabii eğer isterseniz masaya ayrı bir kasede getirebilirsiniz. Böylece herkes kendin damak zevkine göre koyabilir. En son olarak da daha önceden filizlendirilmiş karabuğdayı ve quinoayı üstüne serptim. Kabak zaten sevdiğim bir sebzeydi, şimdi çoook daha fazla sever oldum!
Afiyet olsun!
Tarifi Gitta'dan aldım:) Teşekkürler!
http://gittarawfood.blogspot.com/2009/08/cukkini-spagetti-kendermagos-pestoval.html

13 Nisan 2013 Cumartesi

Ispanaklı, fesleğenli bomba gibi içecek


Bu tür sebze-meyve sularının faydalarından bir sonraki yazımızda detaylı bahsedeceğiz, ama bu içeceğin tarifini bir an önce paylaşmak istedim. Mutfağım bir laburatuvara dönüştü, hangi meyvelerin hangi sebzelerle yakıştığını deniyorum. Bazen değişik tatlar ortaya çıkıyor, ama biz içiyoruz, çünkü faydaları sonsuz. Eşimle her gün birer koca bardak tüketmeye çalışıyoruz ve son haftalarda enerjim arttı, kendimi bomba gibi hissediyorum. Tek değişiklik bu tarz içeceklerin hayatımıza girmesi oldu. Herkese şiddetle tavsiye ederim.  Taze ıspanağın getirdiği klorofilin etkisi gözle görünür hale geldi. Bir çok yerden makaleler, kitaplar okuyorum ve insanlar raw food ile yani çiğ yemeklerle beslediklerinde çok olumlu değişimler yaşıyorlar. Kanser hastalığından, kalp rahatsızlığından, şeker hastalığından kurtulanlar var. İki ay çiğ yemeklerle besledikten sonra bir adamın beyaz saçları eski rengine dönmüş.  Ve bu çiğ beslenmenin büyük bölümünü bu tür taze, kendimizin hazırladığı sebze-meyve suları oluşturuyor!! Gerçekten o kadar çok anlatacak detay var ki, şimdi Size bunları yazamadığıma göre ıspanaklı fesleğenli içeceğin tarifini yazması kaldı:

Malzemeler:
10-12 tane portakal
Bir küçük kap ıspanak
Bir avuç fesleğen
Yarım avokado

Önce portakalları sıkıyorum sonra suyunu blendere boşaltıyorum, içine avokadoyu ve yeşillikleri koyup  homojen hale gelene kadar blenderi çalıştırıyorum. Yum Yum:) Enerji içeceğiniz hazır, afiyet olsun. Sabah içildiğinde öğlene kadar acıkmayacaksınız ve Sizi kimse tutamaz:)

12 Nisan 2013 Cuma

Karabuğday Kremli Sandviç

 
Sizi yine Gitta'nın worshop'unda yediğim bir mucizeyle tanıştırmak istiyorum. Hem ekmek niyetine hem de kraker olarak da tüketebilirsiniz. Türkiye'de pek yetişemeyen bir bitkiden yapılıyor, karabuğdayı normalde yurtdışından getirip satıyorlar. Ben çarşamba günleri düzenlenen organik pazarından satın alıyorum veya yakınınızdaki herhangi bir organik mağazada bulabilirsiniz. Burada çok önemli bir şeyden bahsetmem gerek: karabuğday normal markette de satılıyor, rengi daha koyu  yani kavrulmuş ve içinde bulunan bütün enzimler yok olmuş durumda. Ben filizlendirmeye çalıştım - acemi olarak - ve tabii ki karabuğday beklettiğim suda dağalıp kokmaya başladı ... hayat yoktu içinde:) Çiğ olarak organik ürünleri satan yerlerde bulabilirsiniz, rengi daha açık ve rahatlıkla filizlendirebilirsiniz, üstelik suda beklediğinde kötü kokmuyor.




Karabuğday ekmeğin tarifi: 

2 bardak filizlendirilmiş karabuğday (tarif)
1 bardak öğütülmüş keten tohumu
2 kabak
1 havuç
1 elma
1 demet maydanoz
1 bardak filtrelenmiş su
tuz, baharatlar

Önce sebzeleri sonra da tohumları blenderdan geçirelim ve elde ettiğimiz hamuru iyice karıştıralım.
Hamurumuzu tepsiye serelim ve 4-5 saat boyunca 43 derecede kurutalım, sonra ters yüz edelim ve yine 1-3 saat kurutmaya devam edelim. Eğer ekmeğimizi bu aşamada fırından çıkarırsak biraz esnek ekmek yapmış oluyoruz ve ‘lavaş ekmek’ niyetine kullanabiliriz, yani içine salata koyup dürüm olarak yiyebiliriz. Bir kaç saat daha kurutursak  çıtır ekmeğimiz salata yanına çok yakışacaktır yada güzel bir sandviç yapmaya da hazır olacak.
Ben bu ekmekten bir kaç parça çantama da atıyorum, yolda acıktığımda atıştırmak için harika bir seçenek oluyor.
Sandviç kremin tarifi:
4 bardak filizlendirilmiş karabuğday (tarif)
1 yemek kaşığı bal kabağı çekirdeği yağı
3 diş sarımsak
Azıcık su
2 bardak çekilmiş (önceden suda bekletilmiş, sonra da kurutulmuş) bal kabağı çekirdeği
Tuz, karabiber, kimyon, toz biber
1 adet dilimlenmiş kırmızı biber
Yarım demet maydanoz, dilimlenmiş
Yarım demet yeşil soğan, dilimlenmiş


Karabuğdayı az su, sarımsak ve bal kabağı yağı ile blenderda pürüzsüz hale getirelim. Sonra karışımımıza öğütülmüş bal kabağı çekirdeğini ve baharatlarını ekleyelim.
İyice karıştıralım ve son olarak kalan dilimlenmiş sebzelerimizi de ekleyelim. Şimdi daha önceden hazırladığımız karabuğday ekmeklerini istediğimiz büyüklüğüne keselim ve bu muhteşem kremle taçlandıralım.
Ben bal kabağı yağına bayılırım, hangi salataya koysam son damlaya kadar tüketirim. Türkiye’de nerede satıldığını keşfedince kullanımda sınır tanımaz oldum!

Kaynak: http://gittarawfood.blogspot.com/2009/04/hajdina-kenyer-tekercsek.html

4 Nisan 2013 Perşembe

Meyve Pestilli Elmalı Haşhaşlı Dilim


Eğer haşhaşın bambaşka bir halini görmek istiyorsanız bu tarifi denemenizi tavsiye ederim. Hamur yok, yumurta yok, un yok, şeker  de yok. Tatlandırıcı olarak sadece bal var. İşin aslına bakarsanız malzeme olarak da haşhaş, elma ve bal dışında fazla bir ihtiyacınız olmayacak. Ve bu kadar az ve basit malzemeyle elde ettiğiniz lezzete inanamayacaksınız! Ben bu tarifi ilk defa yediğimde ne yaptığıma inanamazsınız! Aslında tarifi Macaristan’dan gelen misafirlerimiz için denemek istedim. Ve bir gün misafirler İstanbul turu için çıktıklarında onlara yemek hazırladım. Fakat şeytan mı dürttü nedir, tatlının tadına bakayım dedim. İşte ne olduysa o anda oldu; nedense onlar bu tatlıyı hiç göremediler:) Bir dilimi Elvan için, diğer dilimi de eşim için zar zor ayırdım. Elvan, spordan dönüşte yemiş ve çok sevmiş. Hatta yarısını annesine verirken eli titremiş! Eşim ise bu bir dilim tatlı karşışığında öyle güzel kareler çekti ki, anlayın artık tarifin gücünü:)


Fakir Ailenin Üç Dileği


Macar Halk Masalı

Bir zamanlar uzak bir köyde yoksul bir adam ve eşi yaşıyordu. Birbirlerini çok seven bu genç çift çok iyi anlaşıyorlardı. Sadece bazen parasızlık yüzünden tartışıyorlardı. Bir gün, kadın eve erken döndü ve çaresizce akşam için ne pişireceğini düşünmeye başladı. Sonunda çorba için su koydu. Bu fakirlik kadını çok üzüyordu. Eşine güzel bir akşam yemeği hazırlayamadığı için kendini kötü hissediyordu.
Genç kadın bu karamsar düşüncelere boğulmuşken bir kanat sesi duydu. Aynı anda yanında bir peri belirdi. Fakir kadın çok şaşırdı. Hayatında ilk defa bir peri görüyordu. Peri ona
‘Sana bir iyilik yapmaya geldim. Üç dilek hakkın var. Bakalım bu fırsatı nasıl değerlendireceksin?’ dedi ve geldiği gibi kayboldu.
Fakir kadın olanlara hem inandı hem de inanamadı ama birinci dilek hemen aklına geldi. Lezzetli bir sucuk parçası hayal etti. Çünkü  aslında böyle bir şeyin mümkün olamayacağına inanıyordu. Ama tam o anda evin bacasından bir tencere içinde kocaman bir parça sucuk indi.  Hatta içinde yağı bile hazırdı. Kadın şaşkınlık içinde tencereyi  ateşe koydu.
Fakir adam eve döndüğünde burnuna gelen harika kokulara  inanamadı. Kadın ne olduğunu anlattığında düşünmeye başladılar. Kalan iki dilekleri ne olmalıydı acaba?
Fakir adam at, manda, koyun istedi. Kadın da başka bir şey. Ve anlaşamadılar!

HOMEOPATİ MUCİZESİ

Şifa Okulu I
Tarih: 25 Mayıs – 2 Haziran 2013
Eğitmenler: Dr. Günnur Başar, Dr. Güray Alin, Elif Alin
Etkinlik katılım bedeli: 900 TL (Buğday Derneği üyelerine 855 TL)
Program 12 kişi ile sınırlıdır.
 
 
Geçen sene bahar aylarında Zeytinburnu'nda Tıbbi Bitkiler Bahçesi'nin fitoterapi kurslarına katılmıştım. Eğer zamanım uygun olsaydı yukarıda bilgilerini paylaştığım eğitime de katılmayı çok isterdim. Paylaşma nedenim zamanlaması müsait olanlara bu harika fırsatı bildirebilmek.
Homeopati benim son yıllarda bizzat kendi üzerimde de denediğim inanılmaz bir seçenek. Aranızdan gidenler olursa lütfen gözlemlerini bizlerle de paylaşırlar mı?